Tarihi 6 bin yılı aşkın dünyanın en eski şehirlerinden biri olan Erzurum’un beşiklik ettiği medeniyetlerin vazgeçilmez sancağı, kilidi ve askeri olmakla her daim destanların konu edildiği bir yer olduğunu hatırlatan Başkan Orhan, “Erzurum 15 Temmuz hain darbe girişiminde olduğu gibi yüz yıl önce de yine haksızlıklara ve işgallere boyun eğmeyerek destanların destanını yazmaktan geri durmamıştır” diye konuştu.
Başkan Orhan, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“O gün Mustafa Kemal Paşa’yı Ilıca karşıladı. Mustafa Kemal Paşa ile arkadaşları, ikindiüstü Ilıca’ya varmışlardı. Kaplıcaların önünde düşman baltasından kurtulmuş bir kaç söğüdün gölgesinde misafirlere birer kahve sunuldu. Büyük kararların alındığı Erzurum Kongresi önce esinde Ilıca’nın ve Ilıca halkının önemli rolünü de belirtmek istiyorum. Erzurum en hareketli günlerini Milli Mücadele’nin teşkilatlanması aşamasında yaşamıştır. Çünkü Mondros Mütarekesi’nden sonra Türk vatanının çeşitli bahanelerle işgallere maruz kaldığı sırada ulusal birliğin ilk aşaması burada gerçekleşmiş, Türk’ün haklı feryadı bütün dünyaya buradan yükselmiştir. Erzurum’un bu kutlu yoldaki en eşsiz rolü de kuşkusuz, Türk’ün varlığına son vermek isteyen dâhili ve harici düşmanlara karşı mücadele bayrağını açan Mustafa Kemal Paşa’ya hayatının en zor günlerinde kucak açması olmuştur. Ülkemizin beka sorunun hissedildiği kurtuluş mücadelesinin başladığı 99 yıl önce olduğu gibi 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminde de yine ilk direnci gösteren şehir Erzurum olmuştur. Kalkışmanın ilk dakikalarından sonra yüz bini aşkın vatandaşımız her türlü zorluk ve sıkıntıyı göze alarak ellerinde hiçbir savunma aleti olmaksızın askeri noktalara ve şehrin merkezine hareket etmiş direncini göstermiştir. Gerçekten tüyler ürperten bu özverili mücadelede bu şehrin ahfadı olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Bu vesile ile 3 Temmuz Mustafa Kemal Paşanın Erzurum’a gelişiyle başlayan kurtuluş mücadelemizin gelecek nesillere de aktarılmasının önemini bir kez daha vurgulamak istiyorum.”