Almanya Parlamentosu tek bir belge ortaya koymadan ve hiçbir yetkisi olmadan, 1915 Ermeni tehcirini, “soykırım” diye kabul etti.
Bu haber üzerine herkes harekete geçti, mesele siyasetin gündeminde, medyada, sosyal medyada hararetle tartışılıyor. Durum doğal olarak bizleri rahatsız etti. Ancak biz Almanya’ya cevap verirken yanlış yapıyoruz diye düşünüyorum.
Tepkimizi verirken biz “soykırım” yapmadık demekten çok zamanında sizde yapmıştınız mealinde açıklamalar, paylaşımlar yapıyoruz. Yani biz Ermenileri katlettiysek sizde zamanında Yahudileri katlettiniz demeye geliyor verilen bu tepkiler. Baktığınızda ifadede bir yanlışlık yok öyle ya “dinime söven Müslüman olsa” misali. Ancak bu tepki bize hiçbir şey kazandırmıyor.
Almanya “Ermeni soykırımı” iddialarını kabul eden 29. Ülke. Almanya’dan önce Kıbrıs Cumhuriyeti, Arjantin, Litvanya, Avusturya, Lübnan, Belçika, Lüksemburg, Bolivya, Paraguay, Brezilya, Polonya, Bulgaristan, Rusya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Ermenistan, Suriye, Fransa, Şili, Hollanda, Uruguay, İsveç, Vatikan, İsviçre, Venezuela, İtalya, Yunanistan ve Kanada Türklerin Ermenilere soykırım yaptığına inanıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde de, 41 eyalet Ermeni Soykırımı'nın olduğunu kabul ediyor.
Yahudi soykırımını Almanya başta olmak üzere (kabul etmiş ve tazminat ödemiştir) dünyada kabul etmeyen benimsemeyen ülke yok. Peki bir avuç Yahudi bunu nasıl başardı? Hemen söyleyeyim dünyaya meselesini çok iyi anlattı.
Yahudi yapımcılar, Yahudi yönetmenlere filimler yaptırdı. Bu filmler dünyada vizyona girdi. Hala Hollywood yapımcıları için önemli bir malzeme. Schindler'in Listesi, Piyanist, Sis ve Gece, Gri Bölge, Shoah, Hayat Güzeldir, Nüremberg Duruşması, Elveda Çocuklar, Karanlıkta Kalanlar, Avrupa Avrupa bunlar ilk aklıma gelenler. Yazılan yüzlerce kitap ve romanlar. Yahudi soykırımını bir çok ülke kabul etmesine rağmen, hala bu meseleyi anlatan bir çok internet sitesi çeşitli dillerde yayın yapıyor. Yani adamlar meselelerini iyi anlattılar.
1915 olayları Ermenilere soykırım yapılan yıllar değil, Ermenilerin Türklere zulmettiği “mezalim” yıllarıdır.
Biz bu mezalimi anlatamadık. Ne ciddi bir prodüksiyonla filimler üretebildik nede konu ile ilgili üniversite hocalarının kendi imkanları ile yaptıkları araştırmalardan öteye gidebildik. Öyle ki Ermeni diasporası Türk yönetmenlere sözde soykırımın filmlerini yaptırırken sadece seyrettik ( Fatih Akın’ın İngilizce adı “TheCut” olan “ Kesik” filmi bu film Almanya’da ciddi gişe yaptı )
Erzurum merkezli Atatürk Üniversitesi Öğretim görevlilerinden Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED) Başkanı Doç. Dr.Savaş Eğilmez’in hangi imkansızlıklarda meseleyi dünyaya anlatmaya çalıştığının canlı tanığıyım. Çeşitli dillerde kurulan bir internet sitesi var ve bu site öğrencilerin ve Savaş Hocanın gayretleri olmasa kapanmayla yüz yüze.
Şimdi STK’lar açıklama yapacak, Almanya kınanacak, soykırımcı sensin denilecek, Belki meydanlarda Alman bayraklarını yakılacak. Eeee sonuç?...
Devlet olarak sadece mesele gündeme geldiğinde kınamaktan öteye gitmeliyiz. Konu ile ilgili ciddi bir komisyon oluşturulmalı, bütçeler ayrılmalı, haklılığımızı dünyaya anlatacak çalışmalar yapılmalı. Ermeni çeteleri onların yaptığı insanlık dışı uygulamalar, yakın geçmişimizde başımıza bela olan bir çok insanımızı hunharca katleden “Asala” dünyaya anlatılmalı. İnsana dokunmalıyız. Biz soykırım yapmadık siz yaptınız demek bizi bir adım öteye götürmedi götürmeyecek…