Aksoy, “Aydın Didim’de yerel mahkeme, anneye tek taraflı olarak velayet veriyor. Babaya belirli günlerde görüş izni verilmiş ancak baba bunun haksızlık olduğu gerekçesiyle Yargıtaya itiraz etmiş. Yargıtay, yerel mahkemenin kararını bozmuş. Bu sayede artık anne ve babanın hakları eşit hale gelecek. Çocuğun haczedilmesi, çocuğa psikolojik şiddet ortadan kalkacak” diye konuştu.
Türkiye’de boşanma durumlarında velayetin tek tarafa verildiğini ve bu sebeple özellikle babaların ciddi sıkıntılar yaşadığını ifade eden Aksoy, “İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetlerini Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 No’lu Protokol’ün 5. maddesinde ‘eşler evlilik bakımından, evlilik süresince ve evliliğin bitmesi halinde, kendi aralarında ve çocuklarıyla olan ilişkilerinde özel hukuk niteliği taşıyan hak ve sorumluluklar açısından eşittir’ hükmü bulunuyor. Bizim de babalar olarak baştan beri talep ettiğimiz şey buydu. Bir çocuğun babasını ve annesini istediği zaman, istediği yerde görebilmesi, hakkında bilgi alabilmesiydi. Bu hüküm Resmi Gazetede 8 Nisan 2016’da yayınlanmıştı. Şimdi de somut olarak uygulanmış oldu” ifadelerini kullandı.
Kendisinin 7 yıldır çocuklarını haczederek görebildiğini dile getiren Aksoy, şöyle devam etti:
“Ben boşandıktan sonra çocuklarımı görememe problemi ile karşılaştım. Ayda iki defa çocuklarımı görme hakkım olmasına rağmen 7 yıldır çocuklarımı icra yolu ile haczederek görebiliyorum. Çocuklarımın ameliyat olduğundan, sünnet olduğundan haberim olmadı. Özel günlerde asla bir araya gelemiyorum. Yaş günlerini 7 yıldır kutlamadım.”
Babasız Bırakılan Çocuklar Çocuksuz Babalar Derneği Başkan Yardımcısı Hüsnü Kutluay ise şunları söyledi:
“Bu çok tarihi bir karar. Yerel mahkemelerin tek taraflı aldığı velayet kararı ile aile hayatına saygı hakkı ihlal ediliyordu. Ayda iki kez size verilen süre ile kişisel ilişki tesis etmek zorunda kalınıyor. Artık bu ortadan kalkacak. Her yıl yüzde 6 artan boşanma oranlarını dikkate alırsak yüz binlerce çocuğun ve ebeveynlerin mağduriyeti ortadan kalkacak. İcra ortadan kalkacak, anne ve baba çocuğuna eşit miktarda ilgi gösterebilecek. Sağlıklı bir nesil, sağlıklı bir toplum ve sağlıklı bir gelecek bizi bekliyor.”