Yükseköğretim Kurulu (YÖK) 28.05.2015 tarihli Genel Kurul toplantısında, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliğine Duyarlı Üniversite Çalıştayı Sonuç Raporu” karara bağlandı. ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ dersinin zorunlu olarak müfredata dahil edilmesini isteyen YÖK, üniversite ortamında şiddet (Psikolojik Taciz- Mobbing ve Akran Zorbalığı- Bulling) Mobbing Dersinin Zorunlu/Seçmeli Müfredata dahil edilmesini kararlaştırdı.
Bu kararın ardından harekete geçen Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Temsilci Başkanı Jale Hülya Alcan, Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü’ne dilekçe ile başvurarak mobbingin ders olarak okutulmasını talep etti. Konuyu görüşen Atatürk Üniversitesi Senatosu, 2017-2018 eğitim öğretim döneminde YÖK kararı doğrultusunda mobingin seçmeli ders olarak okutulmasını kararlaştırdı.
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, “60 yıllık köklü bir geçmişe sahip ve üniversiteler kuran Atatürk Üniversitesi olarak 2015 yılında YÖK'ün almış olduğu karara uymaktan dolayı mutluyuz. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Psikolojik Şiddet seçmeli ders kapsamında tüm fakültelerin müfredatına konuldu. Hayırlı olsun” dedi.
“Toplumsal bilinci artıracak”
Atatürk Üniversitesi’ni, aldığı bu kardan dolayı kutlayan Mobbing ile Mücadele Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Vedat Bulut, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde yayımladığı genelgenin Mobbing konusunda dönüm noktası olduğuna dikkat çekti. Bulut, asıl hedeflerinin Mobbing ile ilgili yasa çıkarılması olduğunu vurguladı.
Genelge ile konunun 2011 yılında ilk kez mevzuata girdiğini dile getiren Bulut, derneklerinin ise 2010 yılında kurulduğunu hatırlattı. Mobbing konusunda farkında lığı artırmak için pek çok eğitim faaliyeti yürüttüklerini dile getiren Bulut, TBMM, Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve okullar başta olmak üzere birçok kurumda Mobbing eğitimi verildiğini anlattı.
Mobbingin şimdi üniversitelerde ders olarak okutulmasının toplumsal bilinci artıracağının altını çizen Bulut, “İnsanların sağlığı bozulduğu için üretim kapasitesi düşüyordu; şimdi bunun önüne geçilecek. İnsanlar, işyerlerinde bilerek veya bilmeyerek yaptıkları Mobbing uygulamalarından vazgeçecek veya mobbinge maruz kalmışlarsa haklarını arayacaklar” dedi.
Mobbinge maruz kalma oranlarının sektörlere bağlı olarak değişim gösterdiğini belirten Bulut, şunları söyledi: “Güvenlik sektöründe, özellikle asker ve polislerde en ağır seyrediyor. İkinci sağlık sektörü, üçünücü milli eğitim daha sonra özel sektörde bankalar geliyor. En büyük mobbing lakap takmayla başlıyor. Engellilere yönelik çok mobbing var. Dışlama, toplantılarda konuşturmama, söz hakkı vermeme, fikir almama, jest ve mimiklerle küçümseme. Cinsel tacizde buna giriyor. Üstün asta yaptığı basıklar da mobbing kapsamanı giriyor. İşyerlerinde mobbinge uğrayan kişide en çok zarar, kaygı bozukluğu ve depresyon şeklinde görülüyor. Rapor alındığı için işgücü kaybı oluyor.”
“Ruhun yaralanmasının tedavisi kolay değil”
Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı'ya aldıkları bu karardan dolayı teşekkür eden Mobbing ile Mücadele Derneği Erzurum Temsilci Başkanı Jale Hülya Alcan ise mobbingin küçük görülmemesi, hafife alınmamasını istedi. Bunun örgütlü bir suç olduğuna dikkat çeken Alcan, fiziksel yaralanmaların zaman içinde geçebildiğini ancak ruhun yaralanmasının tedavisinin kolay olmadığını vurguladı.
Alcan, sözlerine şöyle devam etti: “Şimdiye kadar Erzurum ve çevre illerden gelen mobbing mağdurlarının müracaatlarının çözümü ve Mobbing farkındalığın oluşması için verdiğimiz eğitim çalışmalarıyla ilgileniyorduk. 2015 yılındaki YÖK’ün aldığı ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ dersinin zorunlu, Psikolojik Şiddet (mobbing) dersinin seçmeli ders olması kararına uyan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sayın Ömer Çomaklı'ya ve üniversitenin senatosuna aldıkları bu karardan dolayı teşekkür ediyorum. Yine ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ dersinin zorunlu, Psikolojik Şiddet (mobbing) dersinin seçmeli olması konusunda Erzurum Teknik Üniversitesi ve Kars Kafkas Üniversitesi, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörlüklerine dernek olarak başvurmayı hedefliyoruz. İlaveten gençler arasında hızla yayılan uyuşturucu madde kullanımın artması sebebi ile derneğimizin faaliyet alanına giren akran zorbalığı (Bulling) seçmeli dersi konusunda da Milli Eğitim Bakanlığı ile Erzurum, Kars, Ağrı ve Van illerinde milli eğitim yetkilileri nezdinde de başvuru yapmayı planlıyoruz.”
Türkiye’de Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ile Karabük Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü’nde “Psiko-Sosyal Boyutlarıyla Mobbing” adıyla mobbing dersi verilirken; Dokuz Eylül Üniversitesi ve Gaziantep Sanko Üniversitesi’nde de “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” ismiyle mobbing dersleri okutuluyor. Mobbing eğitiminin amacı; psikolojik şiddet (mobbing) konusunda çalışanları bilinçlendirmek, hangi durumların mobbing olduğu hangilerinin olmadığı, mobbingse eğer neler yapması gerektiği ayrıca yasal olarak neler yapması gerektiği, sonuçlarının neler olacağı ve önlem alınabilirliği ve önlenebilirliği konusunda bilinç yaratmak.
Eğitim herkese açık olup hizmet sektöründe kişilerle birebir çalışanların özellikle katılması gerekiyor. Eğitime katılan kişiler, psikolojik tacizle gerek kendisi gerek kurumda başkasının karşılaşması durumunda bireysel, kurumsal ve hukuksal bazda neler yapılabileceğini öğreniyor ve iş hayatında farklı bir bakış açısı kazanıyor.