18 Haziran 2019 tarihinde Erzurum’un Karayazı ilçesine bağlı Turnagöl Mahallesi ve Anıtlı Mahallesi arasında bulunan arazide AK Parti Karayazı Belediye Meclisi üyesi Savcı Küçük ile yeğeni Ahmet Küçük’ün araç içerisinde ölü bulunması üzerine yapılan çalışmalar sonucu 29 Temmuz 2019'da yakalanan gri kategorideki “Şevger” kod adlı Muhammed Fadullah Kamış isimli teröristin olayın faili olduğu ortaya çıkmıştı.
Bunun üzerine "Şevger" kod adlı terörist Muhammed Fadullah Kamış'a yardım ettikleri ve terör örgütü PKK'nın yapılanması içerisinde yer aldıkları iddiasıyla Karayazı ilçesinde düzenlenen eş zamanlı operasyonda gözaltına alınan Burhanettin Şahin, Mahmut Çimendağ, F.P., A.B., Mehmet Kaya ve E.P. tutuklandılar. Daha sonra görülen duruşmada ise F.P. ve A.B.’nin tutuksuz yargılanmasına karar verildi.
Erzurum 2.Ağır Ceza Mahkemesinde görüşülen duruşmaya gri kategorideki “Şevger” kod adlı Muhammed Fadullah Kamış ve tutuksuz sanık F.P. katılmazken, tutuklu sanıklar Mahmut Çimendağ ve Emrah Polat duruşmada hazır bulundu. Diğer tutuklu sanıklar Burhanettin Şahin ve Mehmet Kaya Erzurum H Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Tutuksuz sanıklardan A.B., P.Ö. ve M.S.Ö’de SEGBİS aracılıyla duruşmada hazır bulundu.
“Babamı rakip olarak gördükleri için öldürdüler”
Duruşmaya katılım sağlayan AK Parti Karayazı Meclis Üyesi Savcı Küçük’ün oğlu Çetin Küçük, babasının Karayazı’da HDP’ye rakip olabilecek potansiyelde olduğu için PKK tarafından şehit edildiğini söyledi.
“Sırf sandık başında durduğu için eşimi kaybettim”
Aynı araç içerisinde şehit edilen Ahmet Küçük’ün eşi Ferya Küçük ise eşinin seçimlerde sandık başında olduğu için şehit edildiğini ifade ederek, “Benim eşim sırf sandık başında olduğu için öldürüldü. Teröristler A.K’ye söylemişler. Eşimi sandık başında görüp teröristlere söyleyen kişi şuan burada sanık olarak bulunan Mahmut Çimendağ’dır.” dedi.
Ahmet Küçük’ün babası Ali Rıza Küçük ise “ Savcı Küçük siyasetçi diye öldürüldü. Ama oğlum neden öldürüldü bilmiyorum. Oğlumu HDP ve PKK iş birliğiyle öldürdü” şeklinde konuştu.
Ahmet Küçük’ün eşinin ve babasının ifadelerinin üzerine mahkeme başkanından söz alan sanık Mahmut Çimendağ kendisinin Ahmet Küçük’ü tanımadığını sandık başında görmediğini ve teröristlere böyle bir bilgi götürmediğini savundu.
Ayrıca Mahmut Çimendağ yaptığı savunmasında, örgütle ilişiğinin olduğunun fakat Savcı Küçük ve Ahmet Küçük olayından haberinin olmadığını kaydederek, “Sanık Emrah Polat, olay gününde beni aradı bana Şevger’in benimle görüşmek istediğini söyledi. Daha sonra beyaz bir araçla beni evimden alıp teröristlerin yanına götürdü. Şevger bana bir defter verdi. “Eğer bana bir şey olursa bunu aileme verirsin” dedi. Bende defteri alıp E.T. isimli kişiye verdim. E.T.’nin defterin içerisinden notları başka bir kağıda yazdığını gördüm. Sebebini sorduğumda bana “içerisinde ki şiirleri çok beğendim not alıyorum” dedi. Benim başka bir şeyle alakam yok” ifadelerini kullandı.
Sanık Emrah Polat ise Mahmut Çimendağ’ı evinden alıp teröristlerin yanına götürmediğini belirterek “ Olaya karışan şahısları tanımıyorum. Ben öldürüldükleri akşam duydum. Benim Mahmut Çimendağ’ı arama sebebim kaynak makinesini istemek amaçlıydı. Ben inşaat işleriyle uğraşıyordum. Kaynak makinası lazım olduğu için Mahmut Çimendağ’ı aradım. Ben araçla kimseyi evinden almadım. Benim olayla bir alakam yok” dedi.
Tanık E.T.’de defterden çıkan parmak izinin sebebinin sanık Mahmut Çimendağ’ın kendisine bir defter verip çantasında muhafaza etmesini istediğini ve 20 dakika sonra geri aldığını söyledi. Defterin içerisinde yazılanları okumadığını sadece yüzeysel olarak karıştırdığını kaydetti.
SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılan sanık Mehmet Kaya’da PKK ile alakasının olmadığını seçim dönemi HDP’ye destek vermediği için kendisine iftira atıldığını söyledi.
Duruşmanın son bölümünde sanık ve mağdur avukatları savunmalarını verdikten sonra mahkeme heyeti ara karar verdi. Kararda sanıkların tutukluluk hallerinin devamına ve duruşmanın ileri bir tarihe ertelendiği açıklandı.
Öte yandan davanın iddianamesinde, 9 sanıktan “Şevger” kod adlı Muhammed Fadullah Kamış "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma", "Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak canavarca ve eziyet çektirerek öldürme", "Silahlı terör örgütüne üye olmak", "Nitelikli yağmaya teşebbüs", "Silahla tehdit", "Sayı ve nitelik bakımından vahim olan silah veya mermilerin satın alınması, taşınması ve bulundurulması", "Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme", "Birden fazla kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "Nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme", "Görevi yaptırmamak için direnme", "Kamu malına zarar verme", "Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama" ve "Toplantı ve yürüyüşlere silah veya aletlerle katılma" suçlarından 5 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 36 yıl 9 aydan 56 yıla kadar hapsi talep ediliyor. Diğer sanıkların ise "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma", "Birden fazla kişi tarafından birlikte yağma", "Görevi yaptırmamak için direnme", "Kamu malına zarar verme", "Toplantı ve yürüyüşlere silah veya aletlerle katılma" suçlarından 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 12 yıl 4 aydan 24 yıla kadar hapsi isteniyor.