Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED) Başkanı Savaş Eğilmez, Karabağ Zaferi’nin önemine değinerek, Nahçıvan ile Azerbaycan arasındaki 43 kilometrelik Zengezur koridorunun Türk dünyasının en önemli kapılarından biri olacağını söyledi.
ERKHABER / ERZURUM - Azerbaycan’ın yaklaşık 30 yıl süren Ermenistan’ın Karabağ işgalini 44 gün gibi kısa bir sürede sona erdirerek, esaret altındaki topraklarını özgürlüğüne kavuşturduğunu belirten ASİMED Başkanı Savaş Eğilmez, “Azerbaycan’ın stratejik önemi büyük olan Şuşa’yı almasıyla Ermenistan yenilgiyi kabul etti. Önce 10 Kasım olarak açıklanan zafer günü, Ulu Önder Atatürk’ün ölüm yıldönümüne denk geldiği için 8 Kasım gününe alındı. 27 Eylül 2020 tarihinde Ermenistan ordusunun Azerbaycan’ın Berde şehir merkezine misket bombasıyla yaptığı saldırıda 1’i çocuk 5 kişi hayatını kaybetmişti. Ertesi gün de devam eden Ermeni saldırıları, 21 sivil kardeşimizin daha hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Kardeş Azerbaycan derhal harekete geçerek Ermenistan’a hak ettiği cevabı vermiş, tarihler 8 Kasım’ı gösterdiğinde de Karabağ’ın sembol şehri ve Azerbaycan’ın kültür başkenti Şuşa işgalden kurtarılmıştı. Azerbaycan ordusunun Şuşa’ya girmesi, Ermenistan ordusunun dağılmasına neden oldu. 10 Kasım 2020 tarihinde Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasında üçlü bildiri imzalanmış, yenilgiyi kabul eden Ermenistan, Ağdam, Kelbecer ve Laçın illerini Azerbaycan’a iade etmeyi taahhüt edince savaş sona ermişti. 20 Kasım’da Azerbaycan ordusu, 27 yıldır işgal altında bulunan Ağdam’a girdi. 25 Kasım’da da Kelbecer, Azerbaycan’a iade edildi. 30 Kasım günü ise Ermeni güçleri, 28 yıl önce işgal ettiği Laçin’i terk etmek zorunda kaldılar. Azerbaycan ordusu 44 günde 5 şehir, 4 kasaba ve 286 köyü işgalden kurtardı. 2. Karabağ Savaşı’nda Azerbaycan ordusu, 2 bin 908 şehit verdi. Savaşta 94 sivil Azerbaycan Türkü kardeşimiz Ermenistan’ın saldırısı sonucu hayatını kaybetti. Azerbaycan, 2. Karabağ Savaşı'nda silahlı insansız hava araçlarını (SİHA) yoğun olarak kullandı. Ermenistan askerlerinin işgal ettiği topraklardaki yüksek noktalara mevziler oluşturması, bölgenin genelinin dağlık olması, SİHA’ların Azerbaycan açısından daha faydalı sonuçlar doğurmasını sağladı. Azerbaycan’ın başta SİHA’lar olmak üzere teknolojik silahlarla işgal altındaki topraklarını kurtardığı 44 günlük savaş modern savaşın bir örneği olarak nitelendirilmektedir. Zafer Günü'nün Azerbaycan’da nasıl bir anlam taşıdığını anlamak için Azerbaycan’ın 30 yıla yakın bir dönemde yüzleştiği haksızlığı iyi bilmek gerekiyor. Azerbaycan bu zaferle aslında toprak bütünlüğünü temin etmekle birlikte uluslararası kamuoyunun 30 senedir haksızlık ve işgale karşı sergilediği suskunluk ve umursamazlığa da gereken cevabı vermiş, adaleti sağlamış ve Türklerin işgali hiçbir zaman kabullenmeyeceğini dünyaya bir daha ispatlamıştır” dedi.
“Zengezur koridoru Türk dünyasının en önemli kapılarından biri olacaktır”
Nahçıvan ile Azerbaycan arasındaki 43 kilometrelik mesafenin Zengezur koridoru olarak adlandırıldığını ifade eden Eğilmez, “Zengezur koridoru, Türk dünyasının en önemli kapılarından biri olacaktır. Orta Asya’nın potansiyelinin Türkiye ve ötesine götürülmesine, güney-kuzey taşımacılığına katkı sağlayacaktır. Bu koridorun Ermenistan’a da büyük katkı sağlayacağı kesindir. Bu koridorla Ermenistan denizlere çıkışı olan ve farklı bölgelerden taşımacılık yollarının geçtiği transit bir geçişe kavuşacaktır. Böylelikle Zengezur koridoru Ermenistan’ın kendisinin gelişmesine katkı sağlayacaktır. İşgalci Ermenistan yıllarca bu fırsattan mahrum kalmıştır. Ermenistan bu tarihi fırsatı doğru değerlendirip, Zengezur koridorunun açılmasına engel olmamalıdır. Aksi bir durumdan en büyük zararı kendisi görecektir. Yani Ermenistan, Türkiye ve Azerbaycan’la normalleşmeye giderek tecritten kurtulabilir ve daha refah bir ülke seviyesine gelebilir. Bu durumun hayata geçebilmesinin için Sayın Cumhurbaşkanımız net bir açıklama yaparak, Türkiye’nin Ermenistan ile normalleşebilmesi için 'Ermenistan’ın Azerbaycan’la sorunlarını çözmede samimi bir irade sergilemesi gerektiğini' ifade etmiştir” diye konuştu.
“Fuzuli Havalimanı işgalden kurtulan bölgelerin ilk hava kapısı niteliği taşımaktadır”
Eğilmez, “Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla açılışı gerçekleşen Füzuli Uluslararası Havalimanı, işgalden kurtulan bölgelerin ilk hava kapısı niteliği taşımaktadır. Bu aynı zamanda barış ve bölgesel gelişmenin ilk projelerindendir. Havalimanı, Ermenistan tarafından harabeye çevrilen bölgelerin turizm potansiyeline de katkıda bulunacak ve Azerbaycan’ın kültür başkenti olan Şuşa’ya yabancı turistlerin ziyareti için önemli bir rol oynayacaktır. 2.Karabağ Savaşı'nda Türkiye ile Azerbaycan arasında gerçekleştirilen birliktelik tarihe not düşecek muazzam bir olaydır. Bu kardeşlik üzerinden çok önemli sonuçları olan güçlü bir zafer kazanılmıştır. Bu zaferle bölgedeki zulüm bitmiş ve barış tesis edilmiştir. Bu zaferle bölgeye huzur ve refah gelecektir. Yaklaşık 30 yıldır işgal altında olan Türk toprakları esaretten kurtarılmıştır. Birleşik Türk dünyasının hayata geçirilebilmesi için çok önemli bir adım atılmıştır. Dünya kamuoyu bu zaferden özellikle haberdar edilmemeye çalışılmış olsa da bu iki kardeşin işbirliği ve arkasından gelen olağanüstü başarı, Kafkasya, Akdeniz, Ortadoğu ve Afrika’nın kuzeyinde aktif ve etkili olmaya çalışan tüm güç odakları için net bir mesaj olmuştur; ‘Yukarıda saydığımız bölgeler üzerinde Türkiye’ye rağmen ve Türkler hesaba katılmadan yapılan herhangi bir plan veya projenin başarıya ulaşabilme ihtimali yoktur’” ifadelerini kullandı.
“İngiltere yeniden Ermenileri kullanmaya başlıyor”
Birleşik Krallık Parlamentosu üyesi Tim Loughton’ın gündeme getirdiği sözde Ermeni soykırımı yasa tasarısına İngiliz parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası’nda 9 Kasım’da gerçekleşen oturumda oybirliğiyle onay kararı çıktığını kaydeden Eğilmez, “Yapılan açıklamada bu yasa tasarısı ile ilgili bir sonraki oylamanın 18 Mart 2022’de gerçekleşeceği belirtildi. Dernek olarak bu konunun takipçisi olacak ve bugünden itibaren başta Tim Loughton olmak üzere Birleşik Krallık parlamentosu üyelerinin tümüne Ermeni meselesinin gerçeklerini ve İngiltere’nin bu konuda neler yaptığını tekrar tekrar anlatacağız. Ayrıca tüm Ermeni kişi ve kurumlarına, İngiltere’nin Ermenilere biz sizi çok seviyor ve destekliyoruz dedikleri dönemde neler yaşandığını hatırlatıyor ve kendilerini İngiltere’ye karşı dikkatli olmaları için uyarıyoruz” açıklamalarında bulundu.