• Büyükşehir-1
EĞİTİMHaber Girişi : 20 Ocak 2017 18:15

DES, 1. Dönemi değerlendirdi

DES, 1. Dönemi değerlendirdi
Çağdaş, bilimsel, demokratik ve verimli bir eğitim sistemi için eğitim çalışanlarına insan onuruna yakışan bir gelir ve mesleki, özlük haklar verilmelidir.

ERKHABER / ERZURUM - Milyonlarca öğrencinin karnelerini alarak 15 günlük yarıyıl tatiline girmesiyle birlikte 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk yarısını değerlendiren Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı İshak Çelebi, bazı sorunların çözümünde önemli başarılar sağlanmasına rağmen eğitim sisteminde yaşanan sıkıntıların tam olarak aşılamadığını ve eğitimin temel sorunlarına dönük reformlara devam edilirken dikkatli davranılması gerektiğini söyledi. 
Okul öncesi, engelli, yabancı uyruklu öğrencilerin eğitimi konuları başta olmak üzere mesleki eğitimin önünün açılması, okul ve derslik açığının kapatılması, ücretsiz ders kitabı uygulaması gibi konu başlıklarında önemli iyileşmeler sağlandığını söyleyen DES Genel Başkanı Çelebi, basın toplantısında Öğretmen açığının kapatılması, yabancı dil eğitimi, müfredat değişikliği, tayin, terfi ve atamalarda yaşanan aksaklıkların giderilmesi, kamuda en düşük düzeyde seyreden eğitim çalışanlarının maaşlarının yükseltilmesi, okulların çevre ve altyapı çalışmalarının tamamlanması, okulların güvenliğinin sağlanması gibi ivedi konularda atılacak adımların eğitim bileşenlerinin moral ve motivasyonlarını yükseltecektir.
Müfredat değişikliği
Milli Eğitim Bakanlığı aldığı kararlarla yaklaşık bir milyon çalışan, 15 milyon öğrenci ve velilerimizle Ülkemizin tamamına yakınını etkilediğini belirten Çelebi, Sayın Cumhurbaşkanımızın 2. Kurtuluş Savaşı diye tabir ettiği bu zor dönemden geçerken alınan kararların toplumun birliğine, bütünlüğüne zarar vermemesi gerektiğini söyledi. Toplumu, kutuplaştıran, ayrıştıran, ötekileştiren ve milli ve manevi değerleri etkileyen çalışmalar gözden geçirilmeli, bu zor dönemde toplumsal sonuçları da düşünülerek vazgeçilmelidir. Sayın İsmet YILMAZ müfredat değişikliği konusunda inisiyatif almalı, başta Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Milli Mücadeleye katkısı olan kişileri itibarsızlaştırma ile ilgili müfredatta yapılacak değişikliklere müsaade edilmeyeceği konusunda kamuoyuna güvence vermelidir. Ülkemiz deyim yerindeyse sırat köprüsünden geçerken yangından mal kaçırırcasına yapılan, milli birliğimize, bütünlüğümüze zarar vereceği aşikar olan değişikler Ülkemize fayda değil zarar verecektir.
Öğretmen açığının kapatılması için atama ve alan değişikliği
Çelebi, öğretmen açığının şubat ayında yeni atamalar yapılarak kapatılması, öğretmen açığının giderilmesinde mutlaka alan değişikliğinden yararlanılması gerektiğini söyledi. Milli Eğitim Bakanı Sayın İsmet Yılmaz'ın 2019 yılı sonuna kadar tekli eğitime geçileceğini açıklamasının ardından Bakanlığın tekli eğitime geçmek için çalışmalar yaptığını, okullarda boş olan dersliklerin araştırıldığını bunu yaparken velilerin ve öğrencilerin mağdur edilmemesi gerektiğini söyledi.
Çelebi, “İngilizce hazırlık sınıfları için ise şimdi İngilizce öğretmeni açığı henüz giderilememişken hazırlık sınıfları hayal gibi gözüküyor. Tekli Eğitim gibi İngilizce hazırlık sınıfları da gerekli araştırma yapılmadan alınmış kararlardır” dedi.
Bilimsel, pedagojik hiçbir altyapısı bulunmayan, ben yaptım oldu şeklinde alınan kararlarla milyonlarca öğrencinin hava aydınlanmadan yollara düşerek okullara gitmeye çalışması özellikle batıda ve büyükşehirlerde öğrencileri zor durumda bıraktığını ifade eden Çelebi, “Uygulamadan biran önce vazgeçilmeli, öğrencilerimizin sağlığı, güvenliği ve eğitimi göz önünde bulundurulmalıdır.
Çağdaş, bilimsel, demokratik ve verimli bir eğitim sistemi için eğitim çalışanlarına insan onuruna yakışan bir gelir ve mesleki, özlük haklar verilmelidir. Yetkili sendikanın toplu görüşmelerde attığı imzayla 2017 yılından itibaren okul ve kurum yöneticileri kurumlarında çalışanlardan daha düşük ücret almaya başladı. Sayıları 60- 70 bini bulan ve tamamına yakını yetkili sendika üyesi olan okul ve kurum müdürlerinin buna itiraz edememesi sorunun unutulmasına yol açmıştır. Kurumlarında iş güvenliğinden, SGK'ya, güvenliğinden eğitim yönetime kadar bütün işlerin sorumluğu verilen bu yöneticilerimize hak ettikleri ücret için gerekli düzenlemeler ivedilikle yapılmalıdır. Kırık karne yalnızca öğrencinin değil aynı zamanda da anne-babanındır. Anne babalar kırık karne getiren çocuklarıyla üzüntüsünü paylaşmalıdır. Her çocuk farklı becerilere sahip bir bireydir. Bir başkasıyla asla kıyaslanmamalıdır. Başarısızlığının nedenini birlikte konuşulmalı, yapılabilecekler belirlenmeli, eksik olduğu konular tespit edilerek, bunların nasıl gidereceğine birlikte karar verilmelidir. Gelecek dönem için başarısız olduğu derslerle ilgili neler yapılabileceği planlanmalıdır” şeklinde konuştu.

KARIŞIK