5 Ocak 2019'da göreve geldiğinde, Büyükşehir Belediye Erzurumspor'un Süper Lig'den düşme olasılığı oldukça yüksekti...
Yapılan transfer hataları, yanlış kadro mühendisliğinin bir sonucu yaşanıyordu...
Transferin kapanmasına 26 gün kala Obertan gibi bir dünya yıldızını, Edouk gibi ligin üst düzey oyuncusunu kadroya kazandırsa da, ilk yarıda kaybedilen puanlar ve maalesef hakem oyunlarıyla takımı küme düşmekten kurtaramadı.
Bugün tüm futbol kamuoyu, Erzurumspor'un hakemler yüzünden düşürüldüğü lige bileğinin hakkıyla döndüğü konuşuluyorsa, bu bir bakıma onun "küme düşüren başkan" olmadığını da ortaya koyuyordu.
Ancak kendisi bunun arkasına sığınmadı ve "küme düşüren başkan" olarak tarihe geçmek istemediğini, "şampiyon başkan" olmak istediğinin hep altını çizdi...
Süper Lig'den düşen kadroyu mümkün olduğunca ve ekonomik tüm şartları zorlayarak korudu...
Sehiç ve Obertan gibi yüksek maliyetli oyuncuları ne yapıp edip, kadroda tuttu, İbrahim Akdağ ve Emrah gibi önemli isimleri de "beraber düşürdük, beraber çıkaracağız" hedefine konsantre etti...
Bir yandan takımın harcamalarını yaparken, bir yandan da geçmişten gelen borçları ödemekten de geri durmadı...
Geçmiş borçları ödeyerek, aslında Erzurumspor'un geleceğini de kurtardı...
Sezon aslında çok çalkantılı, inişli-çıkışlı, buhranlı bir şekilde geçti...
İyi günler de, kaoslu anlar da yaşandı...
Muzaffer Bilazer ile yola çıkıldı, Erkan Sözeri ile devam edildi ama olmadı...
Süper Lig dışında takım çalıştırmayan Mehmet Özdilek ikna edildi ve sonucunda şampiyonluk geldi...
İyisiyle, kötüsüyle bir sezon geride kaldı ve hepsinden önemlisi de hedefe ulaşıldı...
Tabii geçmişe dönüp baktığımızda, Başkan Hüseyin Üneş'in onlarca hatasını peşi sıra sıralayabiliriz...
Ancak yanlışını söylemek çok da mümkün değil...
Hata, spor kulübü yönetiminde kaçınılmaz bir sondur...
Yanlış ise bilerek ve istenerek yapılan bir iştir ki, Başkan Üneş'in iyi niyetinden, samimiyetinden zerre kadar kuşkumuz yoktur...
Dolayısıyla Erzurumspor camiası aradığı başkanını bulmuştur...
Güveneceği, sırtını döneceği, takımını emanet edebileceği, menajerlerle, futbol sahtekarlarıyla iş tutmayacak, onlara asla yüz vermeyecek bir başkana sahip olmuştur...
Biliyorum, şu 1.5 yıllık süreçte çok zor günler yaşadı başkan...
Belki de aklının bir köşesinde "tadında bırakayım" düşüncesi de vardır, onu bilemiyorum...
Ancak bildiğim birşey varsa, bu düşünce hem kendisine hem de Erzurumspor'a ihanet olacaktır...
Zaten Erzurumspor'u "iki günlük" etmek isteyen birkaç akbaba son günlerde yine ortaya çıktı, yönetime girmek için türlü taklalar atmaya başlamışken, bırakıp gitmeyi düşünmek, bugüne kadar verilen emeklerin boşa gitmesi demektir...
Açıkçası Başkan Üneş'in bu süreçte yönetimini güçlendirmesi gerektiğini düşünüyorum...
Ve bu noktada da kulübün aynı zamanda Onursal Başkanı da olan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'in de şampiyonlukla birlikte rüştünü de ispat eden Başkan Üneş'in elini güçlendirmesi ve oluşturacağı yönetim kurulunu dilediği isimlerden oluşturmasına müsaade etmesini bekliyorum...
Belediyeden yönetime girecek isimleri de Başkan Üneş'in bizzat kendisinin yazması, yönetimin uyumu açısından da isabet olacaktır.
Kimsenin şu şampiyonluk sürecinden keyfini kaçırmak istemem ama açık söyleyeyim, eğer bu süreç iyi yönetilmez ise Erzurumspor lige küme düşmüş bir takım olarak başlar...
Dost acı söyler misali, bu uyarıyı dikkate almanızı rica ediyorum...