Hava limanından şehre gelirken Erzurum Teknik Üniversitesi girişinde ve sola yani eski Havaalanı yoluna dönünce yine ETÜ’nün diğer girişinde devasa iki inşaat çalışması var. Gelip geçerken merakımı celp etti nedir ? ne değildir ? diye durdum ve orada çalışan birkaç kişiyle ayaküstü sohbet ettim. Bu devasa inşaatlar Üniversite’nin kampüs giriş kapıları olacakmış. Bunu duyunca şaşırdım ve yine birkaç soru daha sordum.
Aldığım cevaplar beni şaşırtmadı dersem yalan olur. Bilgiler tamamen tahmini ve sohbet esnasında konuşulan şeyler yani rakamlar kesin ve net değil ama yine de fikir sahibi olmanızı sağlayacak cinsten.
Bu kapılar için 100-130 ton inşaat demiri, 20-30 ton minimum çelik konstrüksiyon ve bir inşaat için lazım olan hazır beton, vs.vs kullanılacak yani tahminen bir kapı en az bir milyona mal olacak.
Sayın Cumhurbaşkanımız tasarruf illa da tasarruf derken bu kapsam da Üniversiteler yok mu ?
Bu kadar Şatafatlı, gösterişli,masraflı kapı yapmaya ihtiyaç var mı?
Netice de burası bir eğitim kuruluşu, özerk olması bu ekonomik kriz ortamında böylesi bir devasa masrafı olan kapıyı yaptırmaya cevaz verir mi?
İnsanların bu görkemli kapılardan geçerek Üniversiteye girmesi Şehrimize ekonomik anlamda ne katkı sağlayacak acaba?
Dikkatimi çeken ikinci inşaat ise yine Şehir merkezinden Dadaşkent istikametine giderken Kazım Karabekir Stadyumu ile Doğu Anadolu Tarımsal Araştırma Merkezi arasında kalan ve bir iki yıldan beri inşaatı süren geniş alan da ki yapı.
Kapılardan sonra bu yapı ne diye araştırınca karşıma çok ilginç bir o kadar da memnuniyet duyduğum bir proje çıktı. İlgilileriyle yaptığımız sohbette projeden bahsederlerken duydukları heyecan, anlatımlarındaki heves ve projeye bakış açıları beni etkiledi. Yetinmedim YOU TUBE de izledim animasyonu ve inşallah başarırlar ve şehre çok büyük kazanım olur diye düşündüm. Bu süreçte kendilerine Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet SEKMEN in çok yardımcı olduklarının ve projeye sahip çıktıklarını da anlattılar.
Belki bilmeyen vardır diye kısaca projenin muhteviyatından bahsedeyim önce; Ortak aklın şekillendirdiği “Kar tanesi, astronomi, sayılar, böbrek, kalp ve deprem eğitim araştırma merkezleri, müze parkları ve tarih duvarı’’ projesi Erzurum’un ve bölgemizin bilimsel, kültürel, sosyal, tarihsel ve ekonomik potansiyelini işleyerek faydaya dönüştürmeyi amaçlamayan bir çalışma. Bu proje, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye’nin, bilimde, eğitimde, sanayide, teknolojide, kültürde, sanatta ve sporda dünya sıralamasında üst seviyelerde yerini almasını ve Erzurum’un da bilim, sanat, kültür, eğitim, tarih ve spor alanlarında bir cazibe merkezi olmasını hedeflemekte,
Yaklaşık 11 yıldır farklı iş kollarından her yaştan yerli yabancı 3500’den fazla engeli olan ve olmayan kişiler ile birebir yüz yüze görüşerek fikirleri, görüşleri ve önerileri alarak parkın fikir alt yapısını oluşturmuş ve sonra da projeye dönüştürmüşler.
Dünya barışına en çok ihtiyaç duyulduğu günümüzde, UNESCO, UNICEF, BM ve AVRUPA BİRLİĞİ nezdinde ‘Dünya Çocuk ve Gençlik Meclislerinin’ kurulması, gündeminin sevgi, barış, hoşgörü ve bilimle şekilleneceği, her ülkeden engelli ve engeli olmayan temsilcilerin katılacağı yıllık toplantılarla; gezi, eğlence ve bilginin birleştirildiği ve içerdiği yapı ile dünya müze tarihindeki “ilk bilim, müze, doğa, tarih ve eğitim parkı” ile Erzurum’un tarihî görselliğine bilimsel görselliği de eklenecek, yedi tematik müze ve tüm unsurları ile dünya insanlarının buluşma noktası olacak ve “engelsiz şehir’ projesine öncülük edecekler. Tüm bu yeni projelerin hayata geçirilmesi ile ayrıca kar ve buz sporlarını sevdirmede, sporcu yetiştirmede ve ülke olarak hedefimizde olan ‘Kış olimpiyatları’na ev sahipliği konusunda altyapı oluşturmada önemli bir adım atılmış olacak.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ve projeyi yürüten ekibi her yaştan, her iş kolundan yerli ve yabancı yaklaşık üç bin 500 kişiden aldığı bilgi, görgü ve deneyimi ortak akıl ve bilgi havuzunda birleştirerek ‘Uluslararası Gökyüzü şehri Parkını’ ortak faydaya yönelik olarak hazırladı ve yapımına başlandı. Şu anda DSİ tarafından gölet inşası devam etmekte. Ayrıca tüm altyapı çalışmaları da İller Bankası tarafından yapılmakta. Parkın idari ofisleri ve Seyir Kule inşaatı da Büyükşehir Belediyesince yaptırılmakta. Kar Tanesi, Astronomi ve Tarih Duvar müzelerinin tüm inşaat projeleri Erzurum Büyükşehir Belediyesince yaptırılmış olup ihaleye hazır duruma getirilmiş.Bu konseptin İlk müzesi olan Kar Tanesi Müzesinin ihale sürecinde de sona gelinmiş. Parkın içerisinde yer alan otel projesi için de yapılan özel sektör görüşmelerinde sona gelinmiş ve çok farklı ve donanımlı bir otelin temeli de yakın zaman içerisinde atılması planlanıyormuş.
Projenin bitirilip faaliyete geçmesinden sonra Şehrimize çok ciddi katkılar sağlayacağı aşikar. Ancak Şehrin etkili ve yetkili isimlerinin de elini taşın altına koyması ve projeyi sahiplenmesi gerekiyor.Alın işte yükte de ağır pahada ağır bir proje kim sahiplenecek kim yardım edecek görelim.
Diğer bir yapı ise yine bu projeye benzeyen Atatürk Üniversitesi’nin bünyesinde ve himayesinde yapılan ve şehrimizi ileriye taşıyacak, yaklaşık 200 milyon liraya mal olacak Doğu Anadolu Gözlemevi (DAG).Bu proje sayesinde Erzurum bir gözlemevi şehri olacak. Kent merkezine 25 kilometre uzaklıktaki Konaklı Kayak Merkezi'nin 3 bin 170 rakımlı Karakaya Tepesi'ne inşa edilen Gözlemevi inşaatının yapımına 2013 yılında başlandı ve 2019'un sonunda tamamlanacak.Doğu Anadolu Gözlemevi'nin Türkiye'nin en büyük ve ilk kırmızı ötesi teleskobuna sahip olacağı belirtiliyor. DAG'ın Türkiye'nin yürütmekte olduğu en büyük temel bilim projesi olduğu biliniyor., "Doğu Anadolu Gözlemevi Projesi'nin sağlayacağı sayısız bilimsel katkının yanı sıra aynı zamanda Erzurum'a bir gözlemevi şehri unvanı kazandıracak. Yurtiçi ve yurt dışından birçok bilim adamı ve turist şehrimize gelecek"
Evet İki kapının ve iki yapının değerlendirmesini sizlere bırakıyorum.
