İbrahim Erkal adı nerede yaşatılmalı? Bir önerim var!
Tanışıklığımız 8 Temmuz 1996 tarihinde çıkan “Gönlünüze talibim” albümünün hemen sonrasına dayanıyor. “Canısı” ile müzik dünyasını alt üst ettiği, medyada popüler olduğu günlerde çok ama çok sevdiği memleketi Erzurum’a geldiğinde tanışmıştım İbrahim Erkal ile...
O günlerde Palandöken Gazetesi’nde görev yapan 3 yıllık bir muhabirdim. “Tutku” albümünden bu yana büyük bir hayranı olduğum İbrahim Erkal’ın “Erzurum aşkını” çok yakından bilen biri olarak, bu aşkı anlatan bir röportaj yapmak ve röportajı da “dadaş elbisesi” ile süslemeyi kafaya koymuştum...
İbrahim Erkal’a yanlış hatırlamıyorsam o dönemin önemli bürokratlarından biri olan Nevzat Saygılıoğlu vasıtasıyla ulaşmış ve bu talebimi iletmiştim...
O kadar alçakgönüllü, o kadar sevgi dolu, kibirden ve kendini beğenmişlikten o kadar uzak bir insandı ki, “seve seve” karşılığı vermiş, aynı günün akşamında da yine Nevzat Saygılıoğlu ile birlikte gazeteye ziyarete gelmişti.
İbrahim abi ile ertesi gün röportajı yapmak ve bar elbisesi ile fotoğraf çekmek üzere sözleştik...
Öylesine yoğun bir program yapılmıştı ki kendisi için, buna rağmen söz verdiği saatte kendi aracıyla beni gazeteden almış, o günlerde Aşağı Mumcu’da olan Ticaret ve Sanayi Odası’na geçmiştik.
Ticaret ve Sanayi Odası’ndaki program devam ederken, Meclis Salonu’nda bana söz verdiği röportajı yaptık, iki arada, bir derede de “bar elbisesi’ni giydirip, röportajı tamamladık...
Dediğim gibi mütevaziliği, kibirden uzak, şöhretin esiri olmamış biri olmasıyla hayranlığım daha da artan İbrahim Erkal ile o günden sonra hep görüştüm, defalarca röportaj yaptım...
ERZURUM’DAN BAŞKA GÜNDEMİ YOKTU
Röportajlarımızda, özel sohbetlerimizde konu hep Erzurum’du, Palandöken’di... Özellikle Palandöken’in turizm merkezi olması için “gönüllü turizm elçisi” olmuştu...
“Hadi gel Erzurum’a gel” ve “Bir başkadır aşk Palandöken’de” şarkıları, en çok sattığı albümlerinin, en çok dinlenen parçaları oldu...
Bugün Palandöken eğer Türkiye’nin kış sporları merkezi ve en önemli turizm merkezi olduysa, bunda Erzurum aşığı İbrahim Erkal’ın başrolü vardı...
Şöhretin zirvesinde olduğu, medyanın her anını saniye saniye takip ettiği yıllarda, hiçbir bedel talep etmeden, kendisi gibi onlarca şöhretli sanatçıyı, mankeni Palandöken’e getirmiş ve “Kar festivali” organize etmişti...
Bu sayede günlerce Palandöken’in ulusal medyada yeralmasını sağlamış, o günlerdeki medyadaki “Uludağ hegemonyasını” ortadan kaldırmış, Palandöken gerçeğini kabul ettirmeyi başarmıştı...
ERZURUMSPOR KAPATILMASIN DİYE ÇABALAMIŞTI!
Kapatılan Erzurumspor için nasıl mücadele ettiğini, nasıl çabaladığını yakından bilenlerdenim...
Şöhretin zirvesindeyken Erzurumspor’a yaptığı katkılar unutulmazdı, üstelik bunları reklamdan uzak yapıyordu...
O’nun bu çabasını en iyi bilenlerin başında Erzurumspor’un efsane başkanı Cemal Polat geliyor...
Hele hele Süper Lig’e çıktığımız ilk sezon alınan yabancı oyuncuların, İbrahim Erkal’ın yatıyla “Erzurum diye” nasıl “İstanbul boğazında” gezdirildiği ve bu küçük numarayla O oyuncuların nasıl Erzurumspor’a gelmeyi kabul ettiğini Cemal Başkan’dan dinlemenizi isterim...
Kulüp kapanma sürecine girdiği günlerde kulübü kurtarmak için de Erzurumlu çok saygın işadamlarını bizzat organize ederek, müthiş bir yönetim oluşturduğunu da çok iyi bilenlerdenim...
Ama;
“Erzurum uzak şehir
Dostuna tuzak şehir
Haramiler el koymuş
Bizlere yasak şehir”
dediği yıllarda işbaşında olanlar O’nun bu samimi çabasına duyarsız kalıp, Erzurumspor’u iyi niyetten uzak kişilere emanet etmişlerdi...
En popüler olduğu günlerde, kasetini en az satın alan illerin başını çekerek...
Magazinden kopup, kendi dünyasına çekildiğinde sırtımızı dönerek...
Ahmet Küçükler döneminde makam odasına alınmayıp, yarım saat bekletilip, adam yerine konmayarak...
Aşık olduğu Erzurum’a gördüğü bu muamele yüzünden 10 yıl uzak durmasına neden olarak...
Kısacası “Erzurum için beni kullanın” diyecek kadar “Erzurum aşığı” olan adam gibi bir adamı kıymetini ve değerini bilemeden kaybettik...
Erzurum’a benim 42 yıllık hayatımda tartışmasız en büyük katkıyı sağlayan, en fazla faydası dokunan adam gibi bir adamı kaybettik...
CENAZESİNDE HALK VARDI YA, SANATÇILAR OLMASA NE YAZAR!
Cumartesi günü bir Erzurumlu olarak Dadaş İbo’ya son görevimi yerine getirmek için İstanbul’a gittim. Marmara Üniversitesi İlahiyat Cami’nin avlusunu dolduran binlerce insanı görünce, tüm Türkiye’nin O’na olan sevgisine bizzat şahit oldum...
Sanat dünyasının ünlüleri çok azdı ama halk oradaydı, bu tabloyu görseydi İbrahim Erkal, “Ben de bu manzara için 50 yıl yaşadım” derdi...
İBRAHİM ERKAL’IN ADI STADYUMDA YAŞATILMALI
Ömrünü Erzurum’a, Palandöken’e adayan İbrahim Erkal’a, şimdi Erzurum’un vefa borcunu ödeme zamanıdır.
İbrahim Erkal’ın vefat haberinin hemen ardından sosyal medyada binlerce Erzurumlu, “İbrahim Erkal’ın adı şuraya verilsin” diye önerilerde bulunuyor...
Tüm önerilere saygı duymakla birlikte, İbrahim Erkal’ın adının verileceği yerin sık sık Türkiye gündemine gelecek bir yer olması gerektiğine inanıyorum...
Erzurum Büyükşehir Belediyesi’nin Dadaş Sineması’nın yerine yaptırdığı Kültür ve Sanat Merkezi’ne İbrahim Erkal’ın adını vermiş olması güzel bir harekettir.
Şahsen ben daha büyüğünü, sık sık ulusal medyada adı zikredilecek bir yer istiyorum ve bu anlamda da bir yeri gözüme kestirdim...
2011 Kış Oyunları kapsamında yeniden inşa edilen ve Cemal Gürsel adı silinerek Kazım Karabekir adı verilen stadyumun adının İbrahim Erkal Stadyumu olarak değiştirilmesini öneriyorum...
Tamam, Kazım Karabekir Paşa da Erzurum’a ve ülkemize hizmet etmiş, çok büyük saygımızın ve hürmetimizin olduğu bir değerimiz...
Ancak Erzurum’da Paşa’nın adının verildiği bir vergi dairemiz, lisemiz ve caddemiz var...
Paşa’nın adının yeni yapılan ve henüz isimleri belirlenmemiş tesislere de rahatlıkla verilebilir...
Yani Paşa’nın adı bir şekilde Erzurum’da yaşatılıyor, yaşatılmaya da devam edecek...
İbrahim Erkal’ın fanatik bir Erzurumsporlu kimliğini de dikkate alırsak, o stadyumda İbrahim Erkal isminin yaşatılması çok da anlamlı olacaktır.
Nasıl Adana’da Fatih Terim, Trabzon’da Şenol Güneş isimleri stadyumlara verildiyse, pekala bizim stadyumumuza da İbrahim Erkal’ın adı verilebilir...
Bu konuda başta Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, AK Parti Milletvekilleri İbrahim Aydemir, Orhan Deligöz, Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, MHP Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, AK Parti İl Başkanı Mehmet Emin Öz, Erzurum’un kanaat önderleri, Ankara ve İstanbul’daki tüm dernek, vakıflar ile Erzurum medyasının desteğine ihtiyaç var...
İbrahim Erkal için bu desteğin verileceğine inanıyorum...